YÜCE ALLAHIN SELAMI, RAHMETİ, BEREKETİ, İNAYETİ,HİDAYETİ,AFFI VE MAĞFİRETİ ÜZERİNİZE OLSUN! Bizler; medeniyetin Beşiği olan bu kutlu toprakların, ilim, irfan, hikmet, erdem ve fazilet ocağı Anadolu’nun, adaletin, kardeşliğin, merhametin, dayanışmanın, yardımlaşmanın, huzurun, samimiyetin abidevi mümessili Osmanlı’nın varisleri olarak; her şart ve şeraitte devletimizin ve milletimizin yanında olmak ve eğer Vatanımızın geleceği, istikbali ve istiklali söz konusu ise taşın altına gövdemizi koymak, ‘bana düşen fedakarlık nedir’ diye dert edinmek ve bu toprakların bize yüklediği mesuliyet gereği kişisel ikbalimizi bir kenara bırakarak hareket etmek mecburiyetindeyiz.. Bugün milletimiz, ülkemiz, Türk-İslam coğrafyası dört koldan farklı renk ve biçimlerde gelişen inanç, kültür ve ahlak emperyalizmine ve erozyonuna maruz kalmaktadır. Türk İslam Kültür ve Medeniyetine, örf, adet, gelenek ve göreneklerine, dini değerlerimize yönelik bağlarımız, inançlarımız, yaşantılarımız gün geçtikçe zayıflamaktadır. Görünen o ki; İslam’ın sancaktarı necip Türk milletini topla tüfekle yıkamayanlar her türlü şerli hileye başvurarak milletimizi, milliyetimizi, istiklalimizi ve istikbalimizi yok etmek istemektedirler. Aziz Türk Milletinin cihan hakimiyeti mefkuresi olan İlay-ı kelimetullah için nizam-ı alem ülküsünü, mefkuresini, davasını; emperyalizm, komünizm ve kapitalizm akımlarıyla durdurmak, milletimizi bu kutlu hedeften saptırmak, nesillerimizi yönsüz, idealsiz ve amaçsız bırakmak azmi ve gayreti içerisindeler. Bakınız bir çok zehirli fikir akımları ülkemizde cereyan etmiş, bu fikirleri savunan ve genel olarak hayata geçirme gayretinde olan yapılar kendilerine rahat hareket edebilecekleri zemini bulmuş ve kurumsal statü kazanarak faaliyetlerine hız kesmeden devam etmektedirler. Açık yüreklilikle söylüyoruz ki; Deizm, Ateizm, Materyalizm Komünizm, Vehhabilik, Şiilik ve benzeri akımların ülkemizde bazı kurumlarda, okullarda, kamu alanlarında, milletimize, hassaten gençlerimize sirayet ettiğini esefle gözlemlemekteyiz. Bu zehirli fikir akımlarının yanı sıra ülkemizin bir çok yerinde uyuşturucu baronlarının taşeron olarak kullandığı insanlar aracılığıyla gençlerimize nüfuz etmeleri ve beyinlerini uyuşturmaları, televizyon, sinema, ana akım medya ve sosyal medya aracılığıyla ahlaksızlığı örfi bir gelenek, bir yaşam tarzı haline getirmek istemeleri yüreklerimizi dağlamakta ve bunlarla mücadele etmenin sorumluluğunu vicdan sahibi her vatansevere yüklemektedir. Binaenaleyh bizler hakim olan Yüce Allah’tan aldığımız muazzam güçle, şanlı tarihimizin omuzlarımıza yüklediği misyon ve mesuliyetin şuuruyla; 11.yy’da Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri tarafından meşalesi yakılarak, yüzbinlerce dava ehli Alperenle, gayretle, azimle, büyük bir özveriyle günümüze kadar sekteye uğramadan taşınan, 21.yy’da Şehit Bilge Liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu tarafından harlı bir ateşle tekrar canlandırılan ‘Alperenlik Yolunun’ nurlu parıltılarıyla, adanmış bir ruhla, her daim ümit var olarak durmadan, yorulmadan, usanmadan, yılmadan son nefesimize kadar bu kutlu yola hizmet için çalışmak, gayret etmek ve mücadele etmek zorundayız.. Bu doğrultuda bizler Yesevi Alperenleri olarak; Türk İslam Kültür ve Medeniyetine, Türk İslam Ülküsüne bağlı, Türklüğü bedeni İslamiyet’i ruhu bilen, İslam, iman, ahlak, aşk ve aksiyonuna sahip, ehli sünnet velcemaat çizgisinde nesiller yetiştirmeyi kendimize en büyük amaç edindik. Şanlı ecdadımızın o billurdan temiz, pak, bidatsiz ve berrak akidesini Alperenlik ruhu ve hüviyetiyle harmanlayarak, yaşayıp yaşatarak, geleceğimizin teminatı olan gençlerimize aktararak, nakşederek, geçmişte olduğu gibi bugünde adaleti, birliği, kardeşliği, dayanışma ruhunu ve sosyal muhabbeti, farklılıklarımızı zenginlik addederek milli kültürümüzü, milli kimliğimizi, milli ideallerimizi ve tüm İslami değerlerimizi muhafaza ederek, İslam’ın sancaktarı olan Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin bekası ve büyük Türk milletimizin birlik ve beraberlik ruhunun yeniden inşa ve ihyasına vesile olmak adına mücadelemize hız kesmeden devam edeceğiz.. En büyük hedefimiz yukarda da belirttiğim gibi cemiyete ilimde bilimde, teknolojide ve kültürde her türlü donanıma sahip, şehit liderimizin dediği gibi ‘bir elinde Kur’an bir elinde bilgisayar olan’ imanlı, ihlaslı, ahlaklı, adil, vatanperver, milliyetperver, merhametli, mücadeleci, cesur ve gönül ehli Alperenler yetiştirmektir. Çıkmış olduğumuz bu kutlu yolda kınayanın kınamasına aldırmadan, hak namına son nefesimize kadar sonsuz iman, sarsılmaz azim ve kararlılıkla Şanlı Ecdadın izinde aynı ruh ve iman ile mücadelemizi sürdüreceğiz. Hakim olan Yüce Allah üzerimizdeki yardımını artırsın ve bizleri kendisini seven ve sevdiği kullarıyla takviye buyursun. ‘Alperenlik’ hiçbir zümrenin, yapının tekelinde değildir! Alperenlik siyaset üstü bir kimlik, milli bir hüviyettir! Kürşat MİCAN Yesevi Alperenler Derneği Genel Başkanı